|
English Translation |
|
More meanings for koyulmak
attack
verb
|
|
saldırmak,
hücum etmek,
taarruz etmek,
dil uzatmak,
hamle yapmak
|
set oneself to do
verb
|
|
girişmek
|
begin
verb
|
|
başlamak,
başlatmak,
girişmek,
önayak olmak,
meydana gelmek
|
set to
verb
|
|
başlamak,
girişmek,
uğraşmak,
tartışmak,
kavga etmek
|
settle down to
verb
|
|
kendini vermek,
kendini adamak,
dikkatini vermek
|
address oneself to
verb
|
|
girişmek
|
approach
verb
|
|
yaklaşmak,
yanaşmak,
ele almak,
ulaşmak,
benzemek
|
go
verb
|
|
gitmek,
geçmek,
girmek,
olmak,
ölmek
|
hop to it
verb
|
|
işe sarılmak
|
start
verb
|
|
başlatmak,
başlamak,
çalıştırmak,
kurmak,
irkilmek
|
set about
verb
|
|
girişmek,
başlamak,
kavgayı başlatmak
|
set out
verb
|
|
dikmek,
ekmek,
sergilemek,
göstermek,
dizmek
|
sit down
verb
|
|
oturmak,
yere inmek,
iniş yapmak,
oturtmak
|
start in
verb
|
|
başlamak,
atılmak,
girişmek
|
start off
verb
|
|
başlamak,
yola çıkmak
|
start out
verb
|
|
girişmek
|
tackle
verb
|
|
ele almak,
uğraşmak,
yakalamak,
başarmak,
becermek
|
turn to
verb
|
|
çevirmek,
dönüşmek,
değişmek,
başlamak,
başvurmak
|
launch out
verb
|
|
başlamak,
çıkmak,
girişmek,
geliştirmek,
etraflıca anlatmak
|
See Also in Turkish
See Also in English
down
noun, adjective, verb, preposition, adverb
|
|
aşağı,
aşağıya,
aşağıya doğru,
aşağıda,
altında
|
sit
verb
|
|
oturmak,
oturtmak,
binmek,
toplanmak,
oturuma katılmak
|
Similar Words
|
|
|
|
|