|
Turkish Translation |
|
bir kırlangıç yaz yapmaz
See Also in English
does not
|
|
değil
|
swallow
noun, verb
|
|
yutmak,
kırlangıç,
yudum,
yutma,
yutkunmak
|
summer
noun, adjective, verb
|
|
yaz,
yazı geçirmek,
hayatın baharı,
refah dönemi,
gençlik çağı
|
make
noun, verb
|
|
yapmak,
sağlamak,
yaptırmak,
etmek,
elde etmek
|
not
particle
|
|
değil,
yok
|
one
noun, adjective, pronoun
|
|
bir,
biri,
tek,
bir tane,
birisi
|
does
|
|
yapar
|
See Also in Turkish
|
|
|
|
|
|