Appearance
Use device theme  
Dark theme
Light theme

What does baskı mean in Turkish?

English Translation
More meanings for baskı
printing noun
basma, tab, tab etme
pressure noun
basınç, pres, tazyik, zorlama, sıkışma
print noun
basma, iz, dergi, emprime, kalıp
oppression noun
zulüm, eziyet, boyunduruk, sıkıntı, güçlük
edition noun
yayın, tiraj
repression noun
bastırma, tutma, zorla önleme, zaptetme, psikolojik baskı
press noun
basın, pres, basın mensupları, mengene, cendere
stress noun
stres, gerilme, vurgu, basınç, gerginlik
suppression noun
bastırma, önleme, gizleme, durdurma, sindirme
impression noun
izlenim, etki, intiba, kanı, iz
coercion noun
zorlama, baskı rejimi
thrust noun
itme, itiş, basınç, itme kuvveti, hücum
force noun
kuvvet, güç, zorlama, zor, şiddet
duress noun
zorlama, şantaj, tutuklama, hapis
compulsion noun
zorlama, dürtü, mecburiyet, yükümlülük
leverage noun
kaldıraç gücü, manivelâ hareketi
squeeze noun
sıkma, sıkıştırma, sıkışma, sıkışıklık, kucaklama
restraint noun
kısıtlama, tutma, sınırlama, tahdit, engel
crackdown noun
sıkı önlem
constraint noun
sınırlama, zorlama, zor, kendini tutma, çekinme
typographic adjective
dizgi
heat noun
ısı, sıcaklık, ısıtma, ısınma, ateş
crush noun
ezme, kalabalık, aşk, tutku, meyve suyu
urgency noun
aciliyet, acele, zorunluluk, kaçınılmazlık, ısrar
screw noun
Vida, uskur, gardiyan, vidanın bir tur dönüşü, zorlama
discipline noun
disiplin, bilim dalı, otorite, sıkı disiplin, sıkı düzen
coaction noun
etkileşim, etkileme, zorlama
arm-twisting noun
zorlama
press-up noun
rakibi sıkıştırma
piezo- prefix
basınç, pizo
Find more words!
Use * for blank tiles (max 2) Advanced Search Advanced Search
Use * for blank spaces Advanced Search
Advanced Word Finder
See Also in Turkish
Nearby Translations
Translate from Turkish
go
Word Tools Finders & Helpers Apps More Synonyms
Copyright WordHippo © 2024