|
English Translation |
|
More meanings for içine girmek
penetrate
verb
|
|
nüfuz etmek,
işlemek,
arasından geçmek,
sokulmak,
içyüzünü anlamak
|
rip into
verb
|
|
içine girmek,
atılmak
|
get into
|
|
içine girmek
|
go into
verb
|
|
içine girmek,
girmek,
varmak,
araştırmak,
incelemek
|
pitch into
verb
|
|
içine girmek,
üstüne atılmak,
dalmak,
girişmek
|
wade into
verb
|
|
içine girmek,
saldırmak,
sert bir dille eleştirmek,
girişmek,
canla başla çalışmak
|
be ungrudging in
verb
|
|
içine girmek,
istekli olmak
|
bore into
|
|
içine girmek
|
See Also in Turkish
girmek
noun, verb
|
|
enter,
insert,
go,
enter into,
go into
|
içine
prefix, preposition
|
|
into,
in,
inside,
sub,
intra-
|
See Also in English
Similar Words
|
|
|
|
|
|