|
Turkish Translation |
|
See Also in English
through
adjective, preposition, adverb
|
|
vasitasiyla,
sayesinde,
içinden,
doğru,
arasından
|
go
noun, verb
|
|
gitmek,
gitme,
geçmek,
girmek,
gidiş
|
go through
verb
|
|
geçmek,
ince eleyip sık dokumak,
sunmak,
yapmak,
ayrıntılar üzerinde durmak
|
See Also in Turkish
acı
noun, adjective
|
|
pain,
suffering,
bitter,
painful,
hurt
|
çekmek
phrase, verb
|
|
attract,
take,
draw,
withdraw,
pull
|
|
|
|
|
|
|