|
English Translation |
|
More meanings for karar
decision
noun
|
|
hüküm,
sonuç,
kararlılık
|
judgment
noun
|
|
yargı,
hüküm,
yargılama,
muhakeme,
düşünce
|
decree
noun
|
|
kararname,
ferman,
emir
|
resolution
noun
|
|
çözüm,
kararlılık,
ayrışma,
önerge,
çözünme
|
verdict
noun
|
|
hüküm,
yargı,
juri kararı,
fikir
|
determination
noun
|
|
belirleme,
tespit,
kararlılık,
saptama,
azim
|
award
noun
|
|
ödül,
tazminat,
hüküm,
ödenek,
mükâfat
|
conclusion
noun
|
|
sonuç,
son,
netice,
kanı,
hüküm
|
resolve
noun
|
|
azim,
niyet,
önerge,
yasa teklifi
|
sentence
noun
|
|
cümle,
tümce,
hüküm,
söz,
mahkeme kararı
|
adjudication
noun
|
|
hüküm,
hüküm verme
|
vote
noun
|
|
oy,
oylama,
oylanan şey,
seçim sonucu,
önerme
|
finding
noun
|
|
bulma,
bulgu,
sonuç,
buluş,
keşif
|
decider
noun
|
|
final,
kesin sonuç,
sonucu belirleyen karşılaşma
|
fiat
noun
|
|
emir,
irade,
hüküm,
yetki,
resmi izin
|
holding
noun
|
|
tutma,
stok,
hisse,
alacak,
mal
|
doom
noun
|
|
kader,
hüküm,
ölüm,
kör talih,
alın yazısı
|
judgement
noun
|
|
yargı,
hüküm,
yargılama,
muhakeme,
düşünce
|
See Also in Turkish
karar vermek
phrase, noun, verb
|
|
to decide,
decide,
award,
hand down,
resolve
|
karar verme
|
|
to decide
|
karar almak
noun
|
|
take a decision
|
son karar
noun
|
|
final decision,
decree absolute
|
karar anı
noun
|
|
moment of truth
|
karar kılmak
verb
|
|
decide,
decide on,
decide up,
settle,
opt
|
ortak karar
noun
|
|
joint decision,
joint resolution,
agreed decision
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|